Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin uzaya göndereceği ikinci astronotu Tuva Cihangir Atasever ile Yörünge Altı Araştırma Misyonu kapsamında ABD’nin New Mexico eyaletinden gerçekleştireceği uçuşu öncesi video konferans üzerinden görüştü. Atasever, uçuş tulumu üzerindeki renkler ve sembollerin anlamlarını Bakan Kacır’a anlattı.
DHA’nın haberine göre Kacır, “İnşallah peşi sıra gerçekleştirdiğimiz insanlı uzay misyonlarımız, medeniyetimizin de bilimde, teknolojide, uzay araştırmalarında senin de ifade ettiğin gibi küllerinden doğuşunun öncüsü olacak. İnşallah önümüzdeki dönemde bu uzay araştırmalarının farklı yönleriyle Türkiye’de küresel düzeyde geliştirildiğine şahitlik edeceğiz. Kolunda iki bayrak var. Hem Türkiye’mizin hem de Azerbaycan’ın bayrakları bir arada. Senin annen Azerbaycan Türkü. Dolayısıyla iki ay yıldızlı bayrağı bir arada taşıyor olman da ayrıca bu göreve farklı bir anlam katmış oldu” diye konuştu.
‘RADRASYON KOŞULLARININ ETKİSİ ARAŞTIRILACAK’
Atasever, gerçekleştireceği deneylerle ilgili Bakan Kacır’a bilgi vererek şunları söyledi:
“Kafamda gördüğünüz yapı bir beyin aktivitesi ölçüm cihazı. Kan yayılımı ve oksijenizasyon süreçlerini, uçuşun tüm fazlarında ölçümleyecek. Yakın kızılötesi spektroskopisi yöntemini kullanan bir ölçüm aparatı var, alnımın tam ortasında. Bunu uçuşun tüm fazlarında giyiyor olacağım. Kablo ise bütün vücudum boyunca uzanıp sol bacağımın üzerindeki veri toplama kutusuna uzanıyor olacak. Uçuş esnasında bahsettiğimiz üzere bütün fazlarda kafatası basıncının artmasına hem kan dinamiklerinin hem de omurilik sıvısının etkisi araştırılıyor olacak. Bu üzerimde taşıyacağım donanımlardan yalnızca bir tanesi. Bir diğeri, sağ kolumda yer alacak olan şu anda hali hazırda aktif olan ODTÜ Uzay ve Hızlandırıcı Teknolojiler Araştırma Merkezi (İVMER) tarafından geliştirilmiş olan akıllı giyilebilir ve aktif bir radrasyon dozimetresi. Yine uçuşun tüm fazlarında aktif olacak. Eğer ki yüksek bir radyasyona maruz kalırsam, ona yönelik bir veri elde ederse bana uyarı veriyor olacak. Döndükten sonra biz radrasyon dozimetremiz tarafından alınmış olan verileri, bir diğer insan fizyolojisi deneyimizde besliyor olacağız. Onun ismi de Myeloid. Myeloid deneyimiz, Türk astronot ve bilim misyonunda Uluslararası Uzay İstasyonu’nda gerçekleştirdiğimiz görevde de yer alan deneylerden birisi. ‘Myeloid tabanlı baskılayıcı hücreler’ olarak isimlendirilen ve kanser gibi bir takım akut informasyon süreçlerinde vücudumuzun doğal bağışıklık sistemini azaltan hücre grubunun kandaki konsantrasyonuna bakacaklar. Uzaydaki yüksek radrasyon koşullarının buna etkisi araştırılıyor olacak. Dolayısıyla ODTÜ İVMER’in geliştirdiği bu radrasyon dozimetresinin elde ettiği veriler Myeloid deneyimizi besliyor olacak.”
Atasever, bir deneyi daha olduğunu aktararak, “Sağ bacağımda yer alacak 2 tane insülin kalemi, bu insülin kalemlerini mikro yer çekimi koşullarına ulaştığımız zaman ayarlayıp bir bir aktive ediyor olacağım. Buradaki amaç ise mikro yer çekimi koşullarında bu iki farklı doz yetkinliğine ve özelliğine sahip insülin kaleminin hangi verimde ilgili dozu aktarabildiğini bulmak. Orta ve uzun vadede belki diyabetli bireylerin de uzayda uzun süre kalmasının önünü açacak ilk deneyimi gerçekleştirmiş olacak” dedi.
Üzerinde taşıdığı deneylerin yanı sıra 4 tane de insan fizyolojisi deneyi gerçekleştireceğini söyleyen Atasever, “Bu çok farklı görev profiline sahip olan özel uçuşun insan fizyolojisi üzerindeki ne gibi metabolik değişiklikler yarattığı, bağışıklık sistemimizi nasıl etkilediği ve dahi hücre dışı vezikül olarak isimlendirilen minik hücreciklerin içeriklerinde ne gibi değişimlere, başkalaşımlara sebep olduğu da Türk araştırmacılar tarafından araştırılıyor olacak” diye konuştu.
(HABER MERKEZİ)
